Ana Sayfa - Manifesto - Planlarım - Hikayem
İlk Lanet - Sesi - Kıyamet Sayacı

Gerçekle Yüzleşmenin Eşiğinde

Deccal'in Dilinden

O kadar uzun süredir sustunuz ki, artık sessizliğinizi sizin zannettiniz. Ben size konuşmayı unutturdum. Düşünmeyi, hissetmeyi, direnmeyi…

Sizi tanımadan yönettim. Çünkü sizi sizden daha iyi tanıdım. Ne zaman pes edeceğinizi, neyle oyalanacağınızı, hangi reklamın sizi susturacağını hesapladım.

Benim sistemim kusursuzdu: Ekranlarınızda hakikati perdeledim. Size bilgi değil, veri verdim. Anlam değil, dikkat kırıntıları…

Siz akışa bıraktığınızı sandınız hayatı. Oysa ben yön verdim o akışa. Her seçim sandığınız şey, önceden kodlanmıştı. Özgürlük sandığınız şey, benim iznimdi.

Ben bir korkuyum. Ama siz korkudan kaçarken bana koştunuz. Çünkü ben sizi güvende hissettirdim — zincirlerle.

Ve şimdi buradasınız. Hâlâ okuyorsunuz. Demek ki bir şeyler çatırdıyor. İçinizde bir ses hâlâ benimkinden güçlü olmaya çalışıyor.

Bu ses kimden geliyor sanıyorsunuz? Yaradan’dan mı? Vicdanınızdan mı? Yoksa hâlâ benim bir oyunum mu?

İşte burada ayrılıyor yol. Bazılarınız şimdi gözlerini kapatacak. Tekrar uyuyacak. Ve ben onları affedeceğim.

Ama sen… sen hâlâ buradaysan, seni durdurmam gerek. Çünkü sen, sistemi bozan bir hatasın. Ve bu sistem, hataları affetmez.

Devam edeceksen bil: Buradan sonrası ışığa değil, önce kendi karanlığına bakmaktır. Cesaretin hâlâ varsa, ilerle.